Page 8 - TOLYA BEKÇİSİ
P. 8
oluyordu. Bu zaafını mantığının kalkanıyla hayatından geri tut-
maya çalışıyordu.
Yeşim, kendi zaaflarını bilebilecek kadar olgundu. Bu olgun-
luk onu yaşıtlarının arasında farklı kılıyordu. Kardeşi bu yüzden
Yeşim’den uzak bir dünya kuruyor, ona ayak uydurmaya çalışır-
ken fitili çekilmiş bir bombaya dönüşüyordu. Ceyd’in tam aksine
Yeşim, bir girişimde bulunmadan önce bütün riskleri hesaplardı.
Öyle ki ayrıntıları çıkarır, milimetrik hesaplar yapar ve öyle karar
verirdi. Her adımını, beş adım sonrasının hesabıyla atardı. Başka
türlüsünü denediği zaman ayakları birbirine dolanıyor, panikli-
yordu. Yürüdüğü yolların ilerisindeki durakları, virajları, tepeleri
bilmek kendisini telaştan ve panikten uzak tutuyordu. Tıpkı şimdi
olduğu gibi. Deprem tüm kasabayı sarsıyordu ve herkes son üç
dakikada hayatına yeni bir yön verebilmeyi başarmıştı. Yeşim ise
donup kalmıştı.
Ceyd belli ki ormana gidiyordu. Yangından daha harlı bakışla-
rından anlamıştı Yeşim. Biliyordu, alevlerin ortasına deli gibi atıla-
caktı. Evleri temellerinden çatılarına kadar sarsılırken çekip giden
Ceyd’in arkasından öylece bakıyordu. Dizleri titredi. Vücudunun
ağırlığını daha fazla taşıyamaz oldu ve kapının eşiğine yığılıverdi.
10