Page 7 - 9786259895208
P. 7

PEMBE INCILI KAFTAN


               – Ben tam bu elçiliğe münasip bir adam biliyorum, dedi.
             Babası benim yoldaşımdı. Ama devlet memuriyeti kabul
             etmez.

               – Kim?
               – Muhsin Çelebi.
               Sadrazam bu adamı tanımıyordu. Sordu:

               – Burada mı oturuyor?
               – Evet.
               – Ne iş yapıyor?
               – Biraz zengindir. Vaktini okumakla geçirir. Tanımazsınız
             efendim. Hiç büyüklerle ülfet etmez. İkbal istemez.
               – Niye?
               – Bilmem ama belki “zevali, sonu var” diye.

               – Tuhaf...
               – Fakat çok cesurdur. Doğrudan ayrılmaz. Ölümden
             çekinmez. Birçok defa gaza etmiştir. Yüzünde kılıç yaraları
             vardır.
               – Bize elçi olmaz mı?
               – Bilmem.

               – Bir kere kendisini görsek...
               – Bilmem, çağırınca ayağınıza gelir mi?
               – Nasıl gelmez?
               – Gelmez işte... Dünyaya minneti yoktur. Şahla dilenci,
             gözünde birdir.
               – Devletini sevmez mi?
               – Sever sanırım.


         8
   2   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12